YANSIMALAR
TOPLULUĞUNA
sitemize verdiği
destek için

TEŞEKKÜR EDERİZ
  Kitaplar > Kitaplardan Seçme Tümceler
 Sf :  17 / 20
 

 

  • Namâz'da üç hareket ve bunların sonunda da istirahat vardır. Hareketler, " Kıyam", "Rükû", "Sücûd " ; istirahat ise, " Kuud " diye isimlendirilir. Bunlardan, kıyam 'dan amaç, dosdoğru olmak ; rükû 'dan amaç, tevazu göstermek ; secde 'den amaç, aslını bildiğini ifade etmek ; kuud 'dan amaçsa selâm ve minnet duygularını arzetmektir.
  • Kıyam, "Elif" ; "Rükû", dal ; "Sücûd " ise " Mîm" harfinin sembolüdür. İnsân bunları okuduğunda Âdem olduğunu öğrenip oturacak ( Kuud ) ve böylece gerçek namâz kılmış olacaktır.
  • Namâzın hakîkati , Gönül-âlemi 'ndedir. Amacıysa, Hak sevgisi ni kazanıp " Muhabbetullah " ve " Mârifetullah "a erişmek için rûhen yükselmek, urûc etmektir.
  • " Nereye dönerseniz, Allah'ın yüzü oradadır . (2/115)"
  • Aslen, manevi bir varlık olan insânın, gelişim esnasında, geçirdiği aşamalara " Mertebe " adı verilir. Bu sebeple , Âdem, Nûh, İbrâhim, Mûsa , İsâ , hep gelişim mertebesidir. Bu nedenle de " Hurufat-ı Âliyât " diye isimlendirilirler. İnsân bu mertebelere geldiğinde, o peygamberlerde zuhûr edenleri kendinde görmeye başlar. Bu harflerin en üstünü de "Ba "nın altındaki " Nokta " olan " Nokta-i Kübrâ "dır.
  • Ef'ali güzel olup, yaptıklarından her kes gibi, kendi de memnun olanlar, " Cennet-ül Ef'al "e ; huylarının güzelliğinden, her kes gibi, kendi de memnun olanlar, " Cennet-ü Sıfât "a ; herşeyini Hakk 'a verip Hakk ile Hakk olanlar da " Cennet-ü Zât "a girmiş olurlar ki, işin zevki de buradadır.
  • Bekâ 'da yaşayanlarda, derinliğine bir bakış hâsıl olur ve bu da kişinin gözlerinden belli olur.
  • İnsânın zevki, 'bağımsılıkta' , " Hakk " üzere olmaktadır.
  • Bildiğiniz gibi, Hakk, Rabb , ve Allah , ayrı ayrı mertebelerdir. Bunlardan daha üstün bir mertebe daha vardır ki, o da " Hüve " (Bahr-i Âma) dir. O, orada, Allah lâfzından bile münezzeh tir.
  • Allah, rûhuyla, Ruhûllah olarak İsâ 'da tecelli etmiştir ; bu aynı zamanda, Muhammed'in içi , yâni Ali' dir. Kısaca İsâ , " Şah-ı Velâyet "in tecellisidir.
  • Velâyet olmasa, Nübüvvet gelmez ; Nübüvvet Velâyetin kemâl noktası dır. O kemâl noktasındaki " Kâmil ", ilhâmı " Velâyet-Noktas ı"ndaki " Veli "den alır.
  • Ölmeden önce ölmek , ölümü öldürmek demektir.
  • Hakk 'ı bulan bir insân, bir daha haksız iş yapamayacağı için, her kes O'na "Allah râzı olsun" demeye başlar.
  • " Cem" mertebesi , tüm müşküllerin çözüldüğü yerdir. İnsân Hakk 'ı burada bilir ve kendini burada bulur . " Kaâlu belâ " denen yer de, bu mertebe, bu noktadır. " Cem-mertebesi " Hakkiyet mertebesi dir. Orada kalanlar " meczûb " olurlar. Onlara pek dokunmaya gelmez.
  • Bilmeyenler, " Hazret-ül Cem "i buradakiler zannederler, ama, işin gerçeği, böyle değildir. Çünkü, " Hazret-ül Cem ", bizim kafamızın içindekilerinin sûretleri, hayalleri, yâni yansımalarıdır. Hazretül cem mertebesi, ikinci doğuş , yâni " Nefs " mertebesine geri dönüştür.
  • Elif,Lâm,Mîm ; Elif , insânın vücûdu ; Lâm , aklı ; Mîm de ' kendi-kitab 'ı demektir. Mîm , " Risâlet-Kitabı ", yani Allah'ın gönderdiği , irsâl ettiği beden kitabı dır.
  • Elif'i oluştuan, yedi nokta nın, dördü, " Anasır ", üçü " Mevalid-i Selâse "dir.
  • Kur'ân harflerinde bulunan noktalar birer bağ 'dır. Harflerin üstünde bulunan noktalar, ahiret'e, altında bulunanlar ise, dünyaya ait bağlardır.
  • " Ebced ", tev'ilin tümüdür. Harfler tablosunun en bilinen okunuşu, ebced, hevvez, hutti, kelemen, safes, karaşet, sehaz, dazığ'dır.